FETÖ’cü psikiyatrist Süleyman Salih Zoroğlu’nun 40 çocuğu ilaçlarla hipnotize ederek ailelerine cinsel istismar iftirası attırması, İslami topluluğa saldırmak için araç haline getirilen H.K.G. olayını tekrar gündeme getirdi.
Küçük yaşta evlendirildiği tez edilen H.K.G.’nin ailesi, genç bayana kendini yönlendiren psikiyatrist tarafından emsal ilaçlar verildiğini belirtiyor. Ailenin avukatları ise hipnozcu Zoroğlu’nun mağdurları ile H.K.G.’nin davranışları ortasında büyük benzerlikler olduğuna dikkat çekerek genç bayana verilen ilaçların tespit edilmesini istiyor.
ÇOCUKLARI HİPNOTİZE EDİP İFTİRA ATTIRDI
İstanbul İsimli Tıp Kurumu’ndan ihraç edildikten sonra özel klinik açan FETÖ’cü psikiyatrist Prof. Dr. Süleyman Salih Zoroğlu, Türkiye gündemine bomba üzere düştü. Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı’nın soruşturması kapsamında gözaltına alınan Zoroglu’nun tedavi için kendisine gelen çocukları ‘Ketamin’ ismi verilen ilaçla hipnotize ederek ‘ailem beni taciz etti’ iftirası attırdığı ortaya çıkmıştı. Çocukların beyanlarını yargıya taşımakla tehdit edip ailelerden para koparan Zoroğlu’nun, kimi çocukları da ailelerinden kopararak FETÖ okullarına gönderdiği tespit edilmişti.
H.K.G.’YE DE İLAÇ VERİLDİ
FETÖ’cü Zoroğlu’nun evrakı, küçük yaşta evlendirildiği sav edilen ve İslami topluluğa saldırmak için kampanyaya dönüştürülen H.K.G. olayını yine gündeme getirdi. Ailesi H.K.G.’yi yönlendiren LGBT aktivisti psikiyatristin de Zoroğlu olayındaki üzere genç bayana ağır psikiyatri ilaçları verdiğini ve kendilerine karşı söz vermeye zorladığını belirtiyor. Yeniden ilaçların etkisi altındaki H.K.G’nin toplumsal medyada tanıştığı bir radyocu tarafından yönlendirildiğini, aileden koparıldığını söz ediyor.
H.K.G., ZOROĞLU’NUN MAĞDURLARINA BENZİYOR
Ailenin avukatlarına nazaran H.K.G. ile, FETÖ’cü psikiyatrist Zoroğlu’nun mağdurları benzerlikler taşıyor. Avukatlar benzerlikleri şöyle sıralıyor:
FETÖ’cü Zoroğlu çocuklara ‘çoklu kişilik bozukluğu’ teşhisi koyduktan sonra onam dışı ‘Ketamin’ unsuru vererek terapi yaptı. H.K.G. de geçmiş periyotta gittiği psikoloğun kendisine “Sen annenin kızı mısın? Kocanın eşi misin? Çocuğunun annesi misin? Kimsin sen bir kişiliğin olması lazım?” dediğini beyan etti. Fakat bu süreçte H.K.G.’ye ne cins ilaç verildiği mahkemece tespit edilmediğinden öğrenilemedi.
Zoroğlu seanslarda ilacın etkisi altındaki çocuklara ‘küçük yaşlardayken öz anne, baba ya da ağabeyinin istismarına maruz kaldığını’ telkin etti. H.K.G. de fiilen bu türlü bir olayın olması için uygun bir ortam bulunmamasına karşın küçük yaşlardan itibaren istismara uğradığını beyan etti.
Zoroğlu olayında çocukların aileleri ile bağları koparıldı. H.K.G. de telkinlerle aileden koparıldı ve hiçbir yakınının görmesine müsaade verilmedi, tutulduğu yer ailesinden bile gizlendi. H.K.G. başta babası olmak üzere eşi ve tüm aile fertlerini kendisine düşman üzere görmeye başladı.
FETÖ’cü psikiyatrist, ilaçlarla etkisi altına aldığı çocukları ailelerini şikayet etmek için CİMER’e yönlendirdi. H.K.G. ise direkt savcılığa giderek ailesi ve eşi hakkında şikayette bulundu. Birden fazla şikayette bulunan H.K.G. her seferinde birbiri ile çelişen sözler verdi.
Zoroğlu’nun argümanları soruşturan savcılara da ‘aileleri tutuklaması yönünde’ telkinde bulunduğu sav ediliyor. H.K.G. de davanın ilerleyen süreçlerinde birtakım sözlerin kendi ağzından yazıldığını, kendisinin de her söylenene ‘evet’ dediğini öne sürdü.
Mahkeme araştırılmasını istemedi!
Ailesi, davanın başlangıcından bu yana gittiği H.K.G.’nin kendisine ağır ilaçlar veren psikiyatrist tarafından yönlendirdiğini tez etti. Ailenin avukatları H.K.G.’nin psikiyatrik nitelikte ilaçlar kullandığını belirterek, bu kuşkuların giderilmesi için duruşmalarda mahkemeden Sıhhat Bakanlığı’na müzekkere yazılması ve kullandığı ilaçların tespit edilmesini talep etti. Ayrıyeten H.K.G.’nin kullandığı ilaçların kendisi üzerinde ne tesirleri olabileceğinin tespiti için belgenin bir uzman tarafından incelenmesi istendi. Lakin mahkeme heyeti bu talepleri reddetti. Avukatların H.K.G.’nin gittiği ya da online takviye aldığı psikologların dinlenmesine yönelik talepleri de mahkeme tarafından kabul edilmedi.
