Son devirlerin en çok merak edilen hususlarından bir Astral seyahat oldu. Astral seyahat ile ilgili araştırmalar günümüzde devam etmektedir. Pekala astral ne demek? Astral seyahat nedir? İşte astral seyahat ile ilgili bilinmesi gereken her şey.
Geçmiş periyotlardan beri merak edilen Astral seyahat günümüzde bahisle ilgili dizi ve sinemaların de artmasıyla tekrar gündeme geliyor. Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu, geçtiğimiz günlerde yayınlanan kısmında aldığı farklı soru karşısında şaşkına döndü. Muş’tan yayına bağlanan Zeynep Ebrar Yıldız, ‘Astral seyahatle Kabe’ye gidersek haccımız kabul olur mu?’ sorusuyla şaşırttı. Soru karşısında kısa mühlet şaşkınlık yaşayan Hatipoğlu, “Dua ile Kabe’ye gidilir. Astral seyahatle Kabe’ye gidemezsiniz. Astral seyahat denemeleri çok yanlışsız denemeler değildir” halinde karşılık verdi. Ruhsal bir seyahat olan Astral seyahat ile ilgili detaylar haberimizin devamında.
ASTRAL SEYAHAT NEDİR?
Astral seyahatin kökeni spiritualist (ruhçu) inanışlara dayanmaktadır. Çeşitli telkinlerle şuur, vücudun dışına çıkıyor ve ‘astral boyuta’ geçiyor. Mistik dünyaya ilgi duyan pek çok kişi, “bazen şuurlu bazen bilinçsiz” formda astral seyahate çıktığını argüman ediyor. Toplum ortasında, ruhun vücuttan ayrılarak çeşitli yerlerde dolaşması olarak bilinen Astral seyahat eski vakitlerde İbn-i Sina, Mevlana üzere düşünürlerin yapıtlarında yer alırken, artık dizi ve sinemalara husus olarak akıllardaki soru işaretlerini gidermeye yardımcı oluyor.
ASTRAL SEYAHAT GEÇMİŞİ
Astral Seyahat (Astral Projection), insanların yanlış düş tarifinden kaynaklanan ve mistik ögelere duyduğu zaaftan doğmuştur. Temelinde Lucid Dreaming (Yarı-Uyanık Rüya) tecrübesinin yanlış yorumlanmış halidir.
Uyku-uyanıklık ortası, tam uyanmadan evvelki (hipnopompik) ve birebir vakitte, uykuya dalmadan evvelki (hipnogojik) yarı uyku hali olup, ayırt edici özellikleri, beyindeki neo-korteks katmanlarının aktif olmaması, yani duyu organlarından bilgi gelmemesi ve beynin alfa dalgaları yayınlamasıdır. Halk ortasında tavşan uykusu olarak da bilinir.
