Amasya Valisi Mustafa Masatlı, Yassıçal Köyümüzde Muharrem ayı vesilesiyle düzenlenen iftar programına katıldı. Programda ayrıca Amasya Milletvekili M. Levent Karahocagil, Amasya Belediye Başkanı Mehmet Sarı, İl Genel Meclis Başkanı Zeki Erarslan, siyasi partilerin yöneticileri, protokol üyeleri ve vatandaşlar yer aldı.
Programda konuşan Amasya Belediye Başkanı Mehmet Sarı ile Amasya Milletvekili M. Levent Karahocagil, İslam Âleminin Muharrem Ayını tebrik ederek, hayırlara vesile olması temennisinde bulundular.
Amasya Valisi Mustafa Masatlı ise konuşmasında şunları ifade etti: “Değerli Milletvekilim ve Belediye Başkanım, protokol üyelerimiz, kıymetli Canlar hepinizin Muharrem Ayını ve Aşure Gününü tebrik ediyorum.
Aşure Günü İslam tarihinde büyük önem taşımaktadır. Bugünün en acı tarafı ise Peygamber Efendimizin (SAV) torunu Hazreti Hüseyin Efendimizin Kerbela’da şehadete yürümesidir.
Peygamberimizin “Benim dünyadaki çiçeğim, reyhanım” buyurduğu ve ‘Cennet gençlerinin efendisi’ olarak nitelediği sevgili torunu Hz. Hüseyin Efendimiz ve çoğu Ehl-i Beyt-i Mustafa’dan olan 72 mümin, Kerbelâ’da katledilerek şehadet şerbetini içmişlerdir.
Onlar bu dünyada haksızlığa, adaletsizliğe karşı onurlu bir duruş sergilemiş ve haksızlığa karşı canlarını verdiklerini tüm insanlığa göstermiştir. Onlar canlarını verirken, bu dünyada bir daha zulüm olmasın diye, bir daha adaletsizlik yaşanmasın diye canlarını vermişlerdir.
Hz. Hüseyin ve beraberindekiler, haksızlığa ve zulme karşı onurlu direnişleriyle, doğruluk adına samimi yürüyüşleriyle, bütün müminlerin gönüllerinde taht kurmuşlardır. Onlara bu zulmü reva görenler ise Müslümanların ortak vicdanında lanetlenerek mahkûm edilmişlerdir.
Hz. Hüseyin Efendimiz zulme karşı örnek duruşu ile ebediyete kadar gönüllerimizde yer alacaktır. Dünya tarihinin belki de en zalimce olayını gerçekleştirenler ise İslam dünyasında daima nefretle anılmaya devam edecektir.
O gün Kerbela’da şehadete eren 72 Mümin zalime karşı, zulme karşı sessiz kalmamamız gerektiğini bizlere öğretmişlerdir. Bir kez daha Hz. Hüseyin Efendimizi ve Kerbela mazlumlarını rahmetle anıyorum. İslam Âleminin ortak acısı olan Kerbela, bizlere büyük bir ders vermenin yanında, birlik ve beraberliğimizin ehemmiyetini, sarsılmaz gücünü bir kez daha hatırlatmaktadır.
Unutmamalıyız ki hem inancımız, hem de Anadolu irfanı ve medeniyeti bizlere her zaman sevgi, saygı, dayanışma ve paylaşmayı öğütlemektedir. Mevlâna’dan Yunus’a, Hacı Bektaş’tan Pir Sultan’a yüzyıllar boyu irfan nefesi olan büyüklerimiz de bizlere daima bunu hatırlatmışlardır.
Onların öğretilerini nesiller boyu yaşatmak ve Anadolu’nun Can’larına aktarmak bizlerin de en önemli görevlerinden olmalıdır. Gönüllerimizi birbirimize açmalı, mazluma yardım eli uzatmalı, barış ve kardeşlik içinde yaşamalıyız. Ülkemize karşı ayrıştırma ve ötekileştirilmeye yönelik hiçbir şeye fırsat vermemeliyiz.
Son günlerde Cemevi yetkililerimize karşı kalleşçe saldırılar başladı. Bir milleti bölmenin en kolay yolu nifak sokmaktır, huzursuzluk çıkarmaktır. Bizleri birbirimize düşürecek, toplumda infial oluşturacak durumlara izin vermememiz gerekiyor. Bizlere düşen görev; birliğimizi, dirliğimizi, beraberliğimizi bozmadan, birbirimize sımsıkı sarılarak tüm düşmanlarımıza inat, bu güzel coğrafyada ilelebet kardeşçe yaşamaktır.
Bu düşüncelerle Muharrem Ayımızı ve Aşure Günümüzü bir kez daha tebrik ediyor, bu mübarek iklimin Amasya’mıza, Ülkemize ve tüm İslam Âlemine hayırlar getirmesini Cenabı Allah’tan niyaz ediyorum.”
Konuşmaların ardından Muharrem orucu açılması ve yapılan duanın ardından program sona erdi.