Aziz milletimizin ve kahraman güvenlik güçlerimizin hain darbe girişimi karşısında gösterdiği onurlu duruşun, hainlerin yenilgiye uğratılmasının ve demokrasi zaferinin 6. yıldönümü olan 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü münasebetiyle Valiliğimiz Koordinasyonunda düzenlenen Anma programı, Vali Seddar Yavuz ve eşi Selda Yavuz hanımefendinin katılımlarıyla gerçekleştirildi.
Milli İrade Meydanında gerçekleşen programa; Vali Seddar Yavuz ve eşi Selda Yavuz hanımefendinin yanı sıra, Donanma Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu, Kocaeli Milletvekilleri; Fikri Işık, Emine Zeybek, Radiye Sezer Katırcıoğlu, Cemil Yaman, İlyas Şeker, Sami Çakır, Deniz Hava Komutanı Tuğamiral Alper Yeniel, Denizaltı Filosu Komutanı Tuğamiral Hasan Çankaya, Donanma Komutanlığı Kurmay Bask. Tuğamiral İsmail Güldogan, Donanma Komutanlığı Harekat Bask. Tuğamiral Yusuf Akyüz, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Başkanı Doç Dr. Tahir Büyükakın ve eşi Figen Büyükakın, Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mehmet Yılmaz, Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sadettin Hülagü, Vali Yardımcısı İsmail Gültekin, İzmit Kaymakamı Yusuf Ziya Çelikkaya, İl Emniyet Müdürü Veysal Tipioğlu, İl Jandarma Komutanı Kd. Alb. Yavuz Selim Kapancı, ilçe belediye başkanları, kurum müdürleri, Siyasi Parti Temsilcileri, Dernek ve Sivil Toplum Kuruluşları temsilcileri, şehit yakınları, gazi ve gazi yakınları ile çok sayıda vatandaş katıldı.
Milli İrade Meydanında gerçekleşen programa; Vali Seddar Yavuz ve eşi Selda Yavuz hanımefendinin yanı sıra, Donanma Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu, Kocaeli Milletvekilleri; Fikri Işık, Emine Zeybek, Radiye Sezer Katırcıoğlu, Cemil Yaman, İlyas Şeker, Sami Çakır, Deniz Hava Komutanı Tuğamiral Alper Yeniel, Denizaltı Filosu Komutanı Tuğamiral Hasan Çankaya, Donanma Komutanlığı Kurmay Bask. Tuğamiral İsmail Güldogan, Donanma Komutanlığı Harekat Bask. Tuğamiral Yusuf Akyüz, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Başkanı Doç Dr. Tahir Büyükakın ve eşi Figen Büyükakın, Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mehmet Yılmaz, Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sadettin Hülagü, Vali Yardımcısı İsmail Gültekin, İzmit Kaymakamı Yusuf Ziya Çelikkaya, İl Emniyet Müdürü Veysal Tipioğlu, İl Jandarma Komutanı Kd. Alb. Yavuz Selim Kapancı, ilçe belediye başkanları, kurum müdürleri, Siyasi Parti Temsilcileri, Dernek ve Sivil Toplum Kuruluşları temsilcileri, şehit yakınları, gazi ve gazi yakınları ile çok sayıda vatandaş katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan program “Milletin Zaferi” ve “Temmuzdan Sonsuza” adlı videoların gösteriminin izlenmesi ile devam etti.
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Tahir Büyükakın ve Kocaeli Milletvekili Fikri Işık’ın konuşmalarının ardından tüm şehitlerimizi ve merhum gazilerimizi rahmetle anarak sözlerine başlayan Vali Seddar Yavuz yaptığı konuşmalarında; “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü vesilesiyle düzenlemiş olduğumuz bu programa katılmanız vesilesiyle hepinizi en içten sevgi ve saygılarımla selamlıyor, Anadolu’nun Türk yurdu olmasını sağlayan merhum Sultan Alparslan’dan Osmangazi’ye, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten bugüne kadar devletimize hizmet etmiş tüm devlet büyüklerimizi, Aziz Şehitlerimizi, 15 Temmuz Şehitlerimizi, ebediyete intikal etmiş tüm Gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyor, hepinize bir kez daha saygılarımı arz ediyorum.
Biz Ordusu Olan Bir Millet Değil, Milleti Ordu Olan Bir Milletiz
Hainlerin hedeflerinden birinin de ordumuzun itibarını zedelemek olduğunu belirten Vali Yavuz; Hepinizin bildiği gibi 15 Temmuz Türk tarihi açısından ender rastlanan hain, sinsi darbe ve işgal girişimi olarak tarihe geçmiş ve dersler çıkardığımız, büyük acılar yaşadığımız, büyük bedeller ödediğimiz bizim açımızdan da çok önemli bir gündür. Aziz Türk Milleti tarih boyunca beslendiği medeniyetten aldığı değerlerle her daim hür ve bağımsız yaşamayı seçmiş, bayrağı, vatanı ve kutsal değerleri için ölüme adeta gül bahçesine girer gibi koşmuş ve bütün Türk ve İslam büyükleri yatağında değil de cihat meydanında, Allah yolunda şehit olmayı arzu etmiş ve bu şuurla bu milletin evlatları yetişmiştir. Aslında 15 Temmuz gecesini en iyi anlatan yine milli şairimizdir.
‘Asım’ın nesli…diyordum ya…nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmiyecek.
Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar…
O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar,
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!’
İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmiyecek.
Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar…
O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar,
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!’
15 Temmuz’da Aziz Türk Milleti Asım’ın nesli olduğunu bir daha göstermiş, Aziz Milletimizin emaneti üniformaları giyen ve alçakça bu millete ihanet eden asker kılıklı hainler Türk Silahlı Kuvvetlerimizin de itibarına kast etmiştir. Biz ordusu olan bir millet değil, milleti ordu olan bir milletiz. Vatandaşlarımızın, aziz milletimizin kahraman ordumuza ve mensuplarına yönelik öylesine bir güveni var ki; hiçbir zamanda onlara olan güvenimiz azalmamıştır.
Bu Millet Değerleri İçin Ölmeyi İyi Bilir
Darbe teşebbüsü ve işgal girişimini nefretle kınayan Vali Yavuz; O gece hepimiz meydanlardaydık. Ben Muş Valisiydim. Yaşananların her biri gözümün önünden geçiyor. Bu alçaklar Vali Konağını bile vurmaya niyetlenmiş kadar gözü dönmüş alçak insanlardı. 2 yıl beraber çalıştıkları insanı, yaşadığı evi, çoluğuyla çocuğuyla katletmeye gidecek kadar gözleri kararmış, ihanet içinde olan insanlar. Bu çetenin mensupları hiçbir zaman pişman olmamıştır. Bugünde pişman değiller, yarında pişman olmayacaklar. Çünkü bunlar Mankurtlaştırılmış hainlerdir. Sahipleri izin verirse ancak konuşurlar. Bunların sahipleri var. Çünkü her birinin bir imamı var, kod adları var. Bir cemaatin, bir tarikatın kod adı olmaz. Dolayısıyla aslında FETÖ İslam dininin içini boşaltmış, istismar etmiş, bugüne kadar Aziz Türk Milletinin değer verdiği ne kadar değerler manzumesi varsa bunları itibarsızlaştırmıştır. Asıl tehlikede aslında budur. Dolayısıyla pişman değiller. Pişmanda olmayacaklar. Mağduriyet algısı üzerinden dikkat ederseniz bir süreç sürüyor. Pişman oldunuz mu? Bu millete bir daha ihanet etmeyecek misiniz? Buna bir vaadiniz var mı? Yok. Peki Türkiye içinde ve dışında Türkiye aleyhtarlığına devam ediyor musunuz? Ediyorsunuz. Aziz Milletimizin şefkat ve merhametini istismar etmeye devam ediyor musunuz? Ediyorsunuz. Peki ne bekliyorsunuz? Sürekli videolar yayınlanıyor. Sosyal medyada bir takım yaklaşımlar söz konusu. Aradan 6 yıl geçti. İnsanın hafızası elbette unutur. Bize yapılan davranışları bireysel olarak affedebiliriz. Ama istikbalimize, istiklalimize yapılan yani devletimize ve milletimize yapılan hainlikleri affetmek ve unutmak mümkün değildir. Dolayısıyla bu konuda hassasiyet göstermemiz hepimiz açısından önemlidir. Ayrıca bunlarla iş birliği yapmak, bunları meşrulaştırmak 252 şehidimize ve 3 bine yakın gazimize ihanettir. Milletimize, devletimize ihanettir. O gece hiçbir çağrı olmaksızın meydanlara çıkan on binler oldu. Belki kararsız olan, ne yapacağını bilmeyen halkımız, vatandaşımız Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla meydanlara indi. Hepinizin görsellerini gördüğü gibi büyük bir kahramanlık destanı yaşandı. Allah’a hamd olsun bu millet değerleri için ölmeyi iyi bilir. O gece ölümü öldürenlere selam olsun. O gece ölmek için, şehit olmak için yola çıkan tüm gazilerimize selam olsun. Allah hepsinden razı olsun. Bir kez daha bu darbe teşebbüsünü ve işgal girişimini nefretle kınıyor, hafızalarda diri tutmanın önemini vurguluyor, aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyor, kahraman gazilerimize de sağlıklı ve bereketli ömürler diliyorum.” diyen Vali Yavuz herkesi saygı ve sevgiyle selamladı.
15 Temmuz darbe girişimin 6. Yıldönümünde milletimize seslenen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan konuşmalarında; “Aziz Milletim, bugün devlet ve millet hayatımıza yönelik en alçak saldırılardan biri olan 15 Temmuz darbe girişiminin 6. Yıldönümüdür. İstiklal ve istikbal davası için FETÖ ihanet çetesi mensubu hainlere aslanlar gibi karşı koyarken şehadete yürüyen 252 şehidimize Allah’tan rahmet diliyorum. Rabbim hepsinin de mekanını cennet eylesin. Her şehidimizin hikayesinde ancak imanlı, inançlı adanmış yüreklerin kavrayabileceği incelikte ibretlik mesajlar vardır. İnşallah bu mesajlar nesiller boyunca dilden dile aktarılacak, evlatlarımıza rehber olacaktır.
Milletimize ve şehitlerimizin yakınlarına bir kez daha başsağlığı dileklerimi iletiyorum. Türkiye aşkına çarpan yüreklerle 15 Temmuz gecesi yaşanan tarihi kıyama karşı koyan her bir vatandaşıma, o gece gazilikle şereflenen tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Darbe girişiminin başlamasıyla hiç tereddüt etmeden sokakları, caddeleri, meydanları dolduran, tanklara, uçaklara, helikopterlere, namlulara gövdelerini siper eden bu milletin evlatlarının asaletini anlatmaya kelimeler yetmez. Hiç şüphesiz bizim için 15 Temmuz’un asıl önemi milletimizin tarihi boyunca maruz kaldığı darbelere karşı gösterdiği bu ilk fiili ve şanlı direnişin sembolü olmasıdır. Cumhuriyetimizi bir asır önce verdiğimiz milli mücadele ile kurmuştuk. Demokrasimizi 1950’de milletin sandıktan çıkan iradesiyle hayata geçirmiştik. 2002’den itibaren de Türkiye’yi her alanda tarihinin en büyük kalkınma ve yatırım hamlesi ile buluşturmuştuk. Darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesi Cumhuriyetimize, demokrasimize ve tüm bu kazanımlarımıza canımız pahasına sahip çıktık. Tek yürek ve tek bilek olarak darbecilere karşı yürüttüğümüz destansı direnişle dosta ve düşmana Türkiye’nin asla esir edilemeyeceğini, Türk milletine asla diz çöktürülemeyeceğini gösterdik. Darbenin başlaması ile birlikte darbeci hainleri ve onları üreten yapıyı kökünden kurutmak için ülkemizin tüm hukuki ve idari gücünü harekete geçirdik. Ülkemizin bir daha böyle bir tehdide maruz kalmaması için gereken tüm tedbirleri aldık, almaya devam ediyoruz. Şehitlerimizin kanını yerde koymadık. Gazilerimizin karşısına boynumuz eğik çıkmadık. Milletimizin fedakarlığının boşa gitmesine seyirci kalmadık. Hainleri üzerimize salanların hevesini kursaklarında bırakırken dostlarımızın yüreklerini ferahlattık, umutlarını güçlendirdik. Türkiye’nin bir daha benzer tehditlerle karşılaşmaması için her alanda gereken tedbirleri aldık. 15 Temmuz tarihini Demokrasi ve Milli Birlik Günü ilan ederek bu büyük direniş destanının tarihe altın harflerle kazınmasını sağladık. Bu tür hadiseler milletlerin tarihinde yeni bir atılımın, yeni bir yükselişin, yeni bir dönemin işaretleri olarak yerini alır. Hamd olsun bizde 15 Temmuz’u işte böyle bir nirengi noktası haline dönüştürmeyi başardık. Artık Türkiye tarihi demokrasimizin rüştünü ispat etmesi ve milli iradenin gücünün tereddütsüz anlaşılması bakımından 15 Temmuz öncesi ve 15 Temmuz sonrası olarak iki dönem halinde incelenecektir. Darbe girişimi sırasında maşalarıyla uğraştığımız mücadelenin asıl büyük cephelerini sonrasındaki meydan okumalarımızla aştık. Sadece Fetöcü hainleri değil, tıpkı diğer terör örgütlerinin mensupları gibi onları da üzerimize salan güçlere cevabımızı geri çekilerek değil, ileriye atılarak verdik. Sınırlarımıza yığılan terör örgütlerini DEAŞ’ından, PKK, YPG’sine kadar darma dağın ederek tehditleri kaynağında kurutma stratejisine geçtik. Yaptığımız harekatlarla terör örgütlerini, saldırılarını kendi topraklarımızda karşılamak yerine sınırlarımızın ötesine çektiğimiz bir çizginin gerisine hapsettik. Siyasi ve diplomatik alanda yürüttüğümüz çalışmalar, yaptığımız anlaşmalar, kabul ettirdiğimiz duruşlarla yeni stratejimizin meşruiyetini güçlendirdik. Yönetim sistemimizi değiştirerek darbelere ve vesayete zemin hazırlayan zaaflarımızdan kurtulduk. Ekonomimizi çökertmeye yönelik tuzakları birer birer bertaraf ederek hedeflerimizden uzaklaştırılmamıza izin vermedik. Küresel ve bölgesel krizleri ülkemiz adına fırsata çevirmek için var gücümüzle çalıştık, çalışıyoruz. Elbette en büyük etkisini hayat pahalılığı olarak hissettiğimiz sıkıntıları da yaşadık. Ama hamd olsun bu sıkıntıları aşacak güce, imkana, iradeye, kararlılığa sahibiz. Vesayetle istikameti değiştirilemeyen, darbe ile yıkılamayan, terör örgütleri ile hizaya getirilemeyen Türkiye’nin ekonomi ile teslim alınmasına rıza göstermedik, göstermeyeceğiz. Salgın ve savaş şartlarının tetiklediği enerji başta olmak üzere küresel emtia fiyatlarındaki fahiş artışın hızlandırdığı enflasyon sadece bizim değil, tüm dünyanın sorunudur. İnşallah uzunca bir süredir hep yaptığımız gibi bu türbülanstan da ilk çıkan ülkelerin başında geleceğiz. Böylece 15 Temmuz’un devamı olarak gördüğümüz bir badireyi de geride bırakarak büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası yolunda mücadeleye devam edeceğiz. Ancak bu şekilde kendimizi şehitlerimizin emanetlerine hakkıyla sahip çıkmış, gazilerimize layık olmuş, milletimize karşı sorumluluklarını yerine getirmiş hissedebiliriz. Tarihimizin en şanlı zaferlerinden biri olan 15 Temmuz’u milli hafızamıza güçlü bir şekilde kazımak için düzenlenen etkinliklere bu yıl yaklaşık 9 bin proje başvurusu yapılması demokrasi nöbetlerinin sürdüğüne işaret etmektedir. Bu duygularla milletimizin 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Gününü tebrik ediyor, şehitlerimize tekrar rahmet diliyorum. Hepinize sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum. Kalın sağlıcakla.” dedi.
Konuşmaların ardından Vali Seddar Yavuz’a milli ve özel sporcularımız tarafından Sancak teslim edildi. 15 Temmuz ve tüm şehitlerimiz adına okunan Yasin-i Şerif ve Hatmi Şeriflerin duası İl Müftüsü Sinan Cihan tarafından yapıldı. Duaların ardından Mevlidi Şerif, İlahiler ile Kasideler okundu.
Milli İrade Meydanında canlı yayın yapan TV 41’e de röportaj veren Vali Seddar Yavuz, 15 Temmuz süreci ile ilgili açıklamalar yaparak, sorulan soruları cevaplandırdı.
Anadolu coğrafyasına girişimiz ile başlayan tarihsel sürecimizden 15 Temmuz 2016 gününe gelinceye kadar yaşanan olayları tasvir eden “Temmuzdan Sonsuza” adlı özel içerik sunumu ve gecenin anlamına uygun gösteri, anlatım ve şiirlerin okunmasıyla devam eden programda, Vali Seddar Yavuz ve eşi Selda Yavuz hanımefendi alanda bulunan gaziler, şehit yakınları, engelliler ile yakından ilgilenip, fotoğraf çektirme talebinde bulunan vatandaşların taleplerini kırmayarak onlarla günün anısına fotoğraf çektirdiler.
Ülkemizde ve ilimizdeki camilerden saat:00.13’te eş zamanlı olarak salaların okunması ile 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü münasebetiyle düzenlenen Anma Programı sona erdi.
Ülkemizde ve ilimizdeki camilerden saat:00.13’te eş zamanlı olarak salaların okunması ile 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü münasebetiyle düzenlenen Anma Programı sona erdi.