Hürriyet ve istiklalinden her ne pahasına olursa olsun asla vazgeçmeyeceğinin nişanesi olarak şanlı zaferlerle dünya tarihine damgasını vuran Aziz milletimizin Milli mücadele sürecinde yazdığı eşsiz destanın adı olan Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nin 100. yıldönümüne ulaşmış olmanın onur ve gururunu hep birlikte yaşıyoruz.
Cumhuriyetimizin kurucusu Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde sadece necip milletimizin değil tüm insanlığın azim ve kararlılık timsali olan Büyük Taarruz ruhu O’nun “Zafer, “Zafer benimdir”, diyebilenindir. Başarı ise “Başaracağım” diye başlayarak sonunda “Başardım” diyebilenindir.” veciz ifadeleriyle gösterdiği yolda bugün ve sonsuza kadar payidar kalacaktır. Ülkemizin dünya sahnesinde üstlendiği rol bu misyonun en önemli tezahürüdür.
Gençlerimiz, evlatlarımız bugün her alanda elde ettikleri üstün başarılarla, ilimle, bilimle, fenle ve en önemlisi Atalarından aldıkları ilham ve irfan ile, üretimle ve yaptıklarıyla;
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim; bendimi çiğner, aşarım;
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
dizelerini gerçeğe çevirerek Aziz Milletimizin alî hedeflerine tercüman oluyorlar.
Bu duygu ve düşüncelerle Cumhuriyetimizin temellerinin atıldığı Aziz Milletimizin bütünlüğü ile huzur ve güvenliğine kast eden bedbahtların süfli emellerinin ilelebet tarihe gömüldüğü o Şanlı Destanın yıldönümünde başta bu destanın başkahramanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere canları ve kanlarıyla bizlere Aziz Vatanı emanet eden, bu onuru yaşatan Aziz Şehitlerimizi, ebediyete irtihal etmiş Kahraman Gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyor, onların şahsında Şehitlerimizin Aziz emanetleriyle, yaşayan ve yaşatan gazilerimizi, bizlerin sulh ve selameti için sınırlarımız içinde ve dışında bu kutsal emanetin şimdiki bekçilerini ve tüm vatandaşlarımı sevgi, saygı ve hürmetle selamlıyorum.
30 Ağustos Zafer Bayramımız Kutlu Olsun.