Aristophanes, ortaya koyduğu eserler ve bu eserlerin gösterdiği gelişmeyle komedinin tarihini özetleyen yazardır. Eserleri, tartışmasız bir kavgayı ortaya koyar. Aristophanes, geleneğin koruyucusu olarak, Atina demokrasisini saran ve siteyi yıkıma sürükleyen yeni düşünce tarzına düşmandır. Gençleri aldatan, köylülere özgü erdemleri yıkan sofisderin düşmanı olarak, törenlerin gerilemesinden sorumlu tuttuğu Sokrates’e ve trajedinin idealinin değerini kaybetmesine neden olduğunu düşündüğü Euripides’e şiddede saldırır.
Atina’nın yönetenlerine ve yönetilenlerine yöneltilen bu hiciv, fantastik durumların acımasız bir mantıkla birbirine zincirlendiği gerçek bir absürd tiyatrodan beslenir. Her komedi, olağanüstü bir söz oyununa dayanır; bu söz oyunlan, en kaba pitoresk ifadeyle en şiirsel lirizm arasında bağ kurar. Gülünç kılıklara giren koro ve başrol oyuncusu arasında geçen çekişmelerle, seyircilerin oturduktan yerden savurduktan kaba saba sözler birbirine karışır yerleşmiş düşüncelere ve iktidarlara karşı sövgüler, seyircilerin içini boşaltıp rahatlamasını sağlar.